Hepatit C, halk arasında genellikle sarılık olarak bilinir, ancak bu iki durum aslında farklıdır. Hepatit C, karaciğerde ciddi hasara yol açabilen ve tedavisi zor olan bir enfeksiyondur. Sarılık ise genellikle karaciğer hastalıklarının belirtisi olarak ortaya çıkan bir durumdur. Hepatit C, kan yoluyla ve vücut sıvıları aracılığıyla bulaşır ve karaciğerde önemli tahribatlara neden olabilir.

Hepatit C'nin bulaşma yolları arasında en yaygın olanları şunlardır:

Hepatit C, genellikle kan testleri ile belirlenebilir. Hepatit A ve B için geliştirilen aşılar, maalesef Hepatit C'ye karşı koruma sağlamaz. Hepatit C'nin tam anlamıyla tedavi edilmesi zordur ve bazı durumlarda karaciğer nakli gerekebilir. Belirtiler arasında mide bulantısı, karın ağrısı, baş ağrısı, kilo kaybı, yağlı yiyeceklerden tiksinme, eklem ağrıları, koyu renk idrar ve gözlerde sarılık sayılabilir.

Hepatit C, tedavi edilmediği takdirde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir:

Bu tür bulgulara rastlandığında mutlaka bir doktora başvurulmalı ve gerekli kan tetkikleri yapılmalıdır. Hastalık teşhisi konulursa, hasta dikkatle takip edilmelidir.

Hepatit C virüsü (HCV), dünya genelinde en yaygın kronik karaciğer hastalıklarından biridir. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, dünya çapında yaklaşık 71 milyon kişi kronik HCV enfeksiyonu taşımaktadır. Virüsün kuluçka dönemi genellikle 2 hafta ile 6 ay arasında değişir. Erken teşhis ve uygun tedavi ile hastalığın ilerlemesi yavaşlatılabilir ve komplikasyonlar önlenebilir. Günümüzde, doğrudan etkili antiviraller (DAA'lar) ile yapılan tedaviler, HCV'yi neredeyse tamamen tedavi edebilir.